3/15/2012
3/13/2012
Taşlar Neden Şifa Kaynağı ?
Taşlar, çeşitli minerallerin bileşimi durumunda. Üstelik oluşumları için en kısa süre bir milyon yıl. Yani taşı oluşturan mineraller milyonlarca, hatta milyarlarca yıl içinde enerji yoğunlaşmasına uğramış durumda. Bu nedenle insan ömrüyle kıyaslanamayacak ölçüde ve yoğunlukta bu minerallerin enerjisini barındırıyorlar bünyelerinde. Bitip tükenmeyen bir enerji. (Ancak bazı ağır hastalıklarda 7 – 8 ay sonra taşların yenilenmesinde yarar var.)
Aynı mineralleri insan vücudunda da görüyoruz. Kimisi, bedensel ağırlığımızın belirli bir oranını oluştururken, diğerleri eser miktarda, yani mini-minnacık durumda. Ancak fonksiyonları çok büyük ve yaşamsal değerde.
Örneğin bedenimizde 4 gram kadar demir, 90 miligram kadar bakır, 2,5 gram çinko, beden ağırlığının yüzde ikisi kadar kalsiyum, binde beşi kadar magnezyum, yüzde biri kadar fosfor, 25 miligram iyot, 1 gram selenyum, 125 gram potasyum, ayrıca manganez, krom, silisyum, sodyum, klor, kükürt, kobalt, molibden, flüor, bor, lityum, nikel, alüminyum, brom, bizmut gibi mineraller bulunmaktadır. Yani toprakta hangi mineraller bulunuyorsa, topraktan yaratılan bedenimizde de aynı mineraller var.
Beden ve ruh sağlığımız için ilk olarak bu minerallerin bedenimizde bulunması, ikinci olarak da olması gereken oranda bulunması gerekmektedir. Zira, vücudumuzda belirli fonksiyonların gerçekleşmesini sağlayan minerallerin azlığı veya fazlalığı bu fonksiyonların yerine getirilememesine, bu da çeşitli fiziksel ve ruhsal hastalıkların oluşmasına sebep olmaktadır.
Örnek olarak magnezyum mineralini ele alalım: İnsan vücudunun yaklaşık binde beşi magnezyumdan oluşur. Bu miktarın yüzde altmış beşi dişler dâhil kemiklerde, yüzde otuz beşi de kan dolaşım sisteminde ve dokulardadır. Daha yoğun bulunduğu organlar kalp ve beyin.
Magnezyum, anti-stres minerali olarak bilinir, ilk olarak kasların gevşemesini, sakinleşmeyi, rahatlamayı sağlar. Üç yüzden fazla enzimin işlevinde rol alarak, çeşitli türde enerjinin üretilmesini, saklanmasını, kullanılmasını ve aktarılmasını sağlar. Kandaki şekerin enerjiye dönüştürülmesi, dişler dahil kemiklerin gelişmesi ve sağlıklı kalması, sindirim sisteminin düzeli çalışması, kalp damarlarının esnekliğini muhafaza ederek kalp krizlerinin önlenmesi, beden sıvılarındaki asit baz dengesinin sağlanması da magnezyumla doğrudan ilişkili.
Magnezyum eksikliği, beyin, kalp, karaciğer ve böbrek fonksiyonlarında bozulmalara, enerji azalmasına, dolayısıyla halsizlik, yorgunluk, göz kararması, baş ağrıları, yüksek tansiyon, böbreklerin taş üretmesi, kemik erimesi, kaslarda ve kalpte çarpıntılar gibi fiziksel, algılama eksikliği, şaşkınlık, uyku bozukluğu, hafıza kaybı, sinirlilik gibi psikolojik rahatsızlıklara sebep olmaktadır. Bebeklerin havale geçirmesi de büyük oranda magnezyum eksikliğine bağlıdır.
Bedendeki magnezyum eksikliğine, dengesiz beslenme sebep olduğu gibi, aşırı terleme, stres, hamilelik, bebek emzirme, sportif faaliyetlerde aşırı zorlanma, kandaki şeker oranının yükselmesi, kafein, alkol, idrar söktürücü ilaç kullanımı, sera ürünü yiyecekler de neden olmaktadır.
Genellikle kalsiyum eksikliğiyle ortaya çıkan magnezyum fazlalığı da, kasların yeterince kasılmamasına, dolayısıyla bitkinliğe, hareketsizliğe, depresyona, bellek bulanıklığına, nefes darlığına, kalp atışlarında düzensizliğe sebep olabilmektedir.
Ayrıca magnezyum, C vitamini ile sodyum, potasyum ve kalsiyumun etkili biçimde kullanımına da yardım etmektedir.
Magnezyum minerali, Akik (Agat), Ametist, Elmas, Granat (Garnet, La’l), Hematit, Jasper, Gül Kuvars, Mercan, Mıknatıs, Obsidyen, Opal, Sitrin, Yakut ve Yeşim taşlarında bulunmaktadır. Bu taşlar, yaydıkları enerjiyle bir şekilde vücuttaki magnezyum oranını dengelemekte, azlığı veya fazlalığı nedeniyle oluşan fiziksel veya ruhsal rahatsızlıkları ortadan kaldırmaktadır.
Taşlar, şifa veren enerjilerini insanoğlunun hizmetine yaratılan doğadan almakta ve doğal yoldan bize aktarmaktadır.
Aynı mineralleri insan vücudunda da görüyoruz. Kimisi, bedensel ağırlığımızın belirli bir oranını oluştururken, diğerleri eser miktarda, yani mini-minnacık durumda. Ancak fonksiyonları çok büyük ve yaşamsal değerde.
Örneğin bedenimizde 4 gram kadar demir, 90 miligram kadar bakır, 2,5 gram çinko, beden ağırlığının yüzde ikisi kadar kalsiyum, binde beşi kadar magnezyum, yüzde biri kadar fosfor, 25 miligram iyot, 1 gram selenyum, 125 gram potasyum, ayrıca manganez, krom, silisyum, sodyum, klor, kükürt, kobalt, molibden, flüor, bor, lityum, nikel, alüminyum, brom, bizmut gibi mineraller bulunmaktadır. Yani toprakta hangi mineraller bulunuyorsa, topraktan yaratılan bedenimizde de aynı mineraller var.
Beden ve ruh sağlığımız için ilk olarak bu minerallerin bedenimizde bulunması, ikinci olarak da olması gereken oranda bulunması gerekmektedir. Zira, vücudumuzda belirli fonksiyonların gerçekleşmesini sağlayan minerallerin azlığı veya fazlalığı bu fonksiyonların yerine getirilememesine, bu da çeşitli fiziksel ve ruhsal hastalıkların oluşmasına sebep olmaktadır.
Örnek olarak magnezyum mineralini ele alalım: İnsan vücudunun yaklaşık binde beşi magnezyumdan oluşur. Bu miktarın yüzde altmış beşi dişler dâhil kemiklerde, yüzde otuz beşi de kan dolaşım sisteminde ve dokulardadır. Daha yoğun bulunduğu organlar kalp ve beyin.
Magnezyum, anti-stres minerali olarak bilinir, ilk olarak kasların gevşemesini, sakinleşmeyi, rahatlamayı sağlar. Üç yüzden fazla enzimin işlevinde rol alarak, çeşitli türde enerjinin üretilmesini, saklanmasını, kullanılmasını ve aktarılmasını sağlar. Kandaki şekerin enerjiye dönüştürülmesi, dişler dahil kemiklerin gelişmesi ve sağlıklı kalması, sindirim sisteminin düzeli çalışması, kalp damarlarının esnekliğini muhafaza ederek kalp krizlerinin önlenmesi, beden sıvılarındaki asit baz dengesinin sağlanması da magnezyumla doğrudan ilişkili.
Magnezyum eksikliği, beyin, kalp, karaciğer ve böbrek fonksiyonlarında bozulmalara, enerji azalmasına, dolayısıyla halsizlik, yorgunluk, göz kararması, baş ağrıları, yüksek tansiyon, böbreklerin taş üretmesi, kemik erimesi, kaslarda ve kalpte çarpıntılar gibi fiziksel, algılama eksikliği, şaşkınlık, uyku bozukluğu, hafıza kaybı, sinirlilik gibi psikolojik rahatsızlıklara sebep olmaktadır. Bebeklerin havale geçirmesi de büyük oranda magnezyum eksikliğine bağlıdır.
Bedendeki magnezyum eksikliğine, dengesiz beslenme sebep olduğu gibi, aşırı terleme, stres, hamilelik, bebek emzirme, sportif faaliyetlerde aşırı zorlanma, kandaki şeker oranının yükselmesi, kafein, alkol, idrar söktürücü ilaç kullanımı, sera ürünü yiyecekler de neden olmaktadır.
Genellikle kalsiyum eksikliğiyle ortaya çıkan magnezyum fazlalığı da, kasların yeterince kasılmamasına, dolayısıyla bitkinliğe, hareketsizliğe, depresyona, bellek bulanıklığına, nefes darlığına, kalp atışlarında düzensizliğe sebep olabilmektedir.
Ayrıca magnezyum, C vitamini ile sodyum, potasyum ve kalsiyumun etkili biçimde kullanımına da yardım etmektedir.
Magnezyum minerali, Akik (Agat), Ametist, Elmas, Granat (Garnet, La’l), Hematit, Jasper, Gül Kuvars, Mercan, Mıknatıs, Obsidyen, Opal, Sitrin, Yakut ve Yeşim taşlarında bulunmaktadır. Bu taşlar, yaydıkları enerjiyle bir şekilde vücuttaki magnezyum oranını dengelemekte, azlığı veya fazlalığı nedeniyle oluşan fiziksel veya ruhsal rahatsızlıkları ortadan kaldırmaktadır.
Taşlar, şifa veren enerjilerini insanoğlunun hizmetine yaratılan doğadan almakta ve doğal yoldan bize aktarmaktadır.
Taş Kullanımında Nelere Dikkat Edilmeli?
Taşların yararının görülebilmesi için ön şart, doğal taş olmalarıdır. Doğal taştan maksat, bir taşın, örneğin turkuvaz taşının, doğadan çıkarıldığı haliyle kullanılması değildir. Gerçekten turkuvaz taşı olmasıdır.
Zira vitrinlerde gerçek taşlarla sahteleri çoğunlukla yan yana satışa sunulmaktadır. Bu nedenle bir taşı satın alırken ya o taşı çok iyi tanımanız gerekmektedir yahut taşları iyi tanıyan, dürüstlüğüne güvendiğiniz birinden almanız. Aksi halde baş ağrısı için taş aldım ama hiçbir faydasını göremedim demek zorunda kalabilirsiniz.
Bir taşın sahtesi çeşitli anlamlara gelebilir. İlk olarak, renk bakımından benzeşen ve ekonomik değeri daha az olan veya hiç olmayan taşlar falanca taş diye satılabilmektedir.
İkinci olarak ekonomik değeri daha az olan renksiz taşlara renk emdirilerek veya dışı boyanarak Zümrüt, Turkuvaz, Akik gibi adlarla piyasaya sürülebilmektedir.
Üçüncü olarak lastik, kauçuk, cam, tahta, çam reçinesi gibi maddeler kimyasal işlemlerden geçirilerek bir taşa benzetilmekte ve satılmaktadır.
Benzetim o kadar mükemmel olabilmektedir ki bazen taşın sahte olup olmadığı ancak ölçümlerle anlaşılabilmektedir. Ölçümlere esas olacak bazı özellikler, “Şifalı Taşlarla Sağlıklı Yaşam” adlı kitapta, her taşın başlangıç bölümünde “Kimlik Kartı” başlığı altında verilmiştir.
Taşların yararlı olabilmesi için ikinci şart sanatkârane işlenmiş olmasıdır. Siz ona değer verirseniz, o da size değer verir.
Üçüncü şart tek başına kullanılmaması, yani gümüş veya altınla birlikte takı haline dönüştürülmesi gerekir. Bu yüzük de olabilir, gerdanlık veya kolye de.
Ancak taşın mutlaka bedenle temas etmesi veya enerji akışına engel bir yapılanmanın olmaması şarttır. Taşın her iki yüzünün de açık olması gerekir. Taşın bir yüzünün takı madeniyle kapatılması, enerji akışını engelleyen yalıtım durumu oluşturacak ve taşın yararını ortadan kaldıracaktır.
Taş bir yüzükteyse, yararı, sağ elin yüzük parmağına (en küçük parmağın yanındaki parmak) takmakla sağlanabilir.
Ancak ilgili taşın elbisemizin cebinde taşınması, odamızın bir köşesinde bulunması bile belirli oranda yarar sağlayacaktır.
Taşlar, vücudumuzun enerji iletişiminde aynı zamanda süzgeç görevi gördüğünden, süzgeçlerdeki tortuların temizlenmesine benzer şekilde temizlenmesi gerekir. Aksi halde, olumsuz enerji tortularının süzgeci kapatması nedeniyle bu görevlerini yapamaz hale gelebilirler.
Öncelikle taşları sürekli takmamak, arada bir dinlendirmek, hiç olmazsa gece yatarken çıkarıp temiz bir yere bırakmak gerekir. Zira sürekli yiyip içmek veya hiç durmadan ilaç kullanmak gibi bir etki gösterebilirler. Yahut yorgun düşebilirler. Zira biz onları cansız bir varlık olarak görsek de Muhyiddin Arabi’nin dediği gibi durağan nitelikte de olsa ruh sahibidirler. En azından sürekli kinetik enerji halinde olmaktan kurtarılmaları gerekir.
Yine taş nedeniyle vücudumuzda meydana gelen düzenleme, dengeleme ve iyileştirme etkilerinin vücudumuzca bağışıklık sistemine katılması için de taşın arada bir çıkarılmasında yarar vardır. Aksi halde vücudumuz taşa karşı bağışıklık sistemi oluşturup taşın yararını ortadan kaldırabilir.
Taşların temizlenmesinin en tehlikesiz ve doğal yolu hiç olmazsa haftada bir gün kuru toprağın içine gömerek bekletmektir. Gözenekli olanlar dışındaki taşlar için diğer bir temizleme yöntemi yine haftada bir gün temiz suyun içinde bekletmektir. İslam Dininde abdestin suyla alınması, suyun bulunmadığı yerlerde toprakla teyemmüm yapılması gibi.
Her ikisi de temizleyicidir, hem maddi pisliklerden, hem enerji pisliklerinden. Aynı zamanda her ikisi de ruhsal temizleyicidir. Bu işlem taş ilk defa satın alındığında mutlaka yapılmalıdır. Zira çok fazla insanın taşla teması olumsuz enerji birikimine sebep olmuş olabilir.
Taşla birlikte takı oluşturan altın, gümüş gibi madenler, kararmaya karşı temizlenirken, temizleyici kimyasalların taşla temas etmemesine de dikkat edilmelidir.
Zira vitrinlerde gerçek taşlarla sahteleri çoğunlukla yan yana satışa sunulmaktadır. Bu nedenle bir taşı satın alırken ya o taşı çok iyi tanımanız gerekmektedir yahut taşları iyi tanıyan, dürüstlüğüne güvendiğiniz birinden almanız. Aksi halde baş ağrısı için taş aldım ama hiçbir faydasını göremedim demek zorunda kalabilirsiniz.
Bir taşın sahtesi çeşitli anlamlara gelebilir. İlk olarak, renk bakımından benzeşen ve ekonomik değeri daha az olan veya hiç olmayan taşlar falanca taş diye satılabilmektedir.
İkinci olarak ekonomik değeri daha az olan renksiz taşlara renk emdirilerek veya dışı boyanarak Zümrüt, Turkuvaz, Akik gibi adlarla piyasaya sürülebilmektedir.
Üçüncü olarak lastik, kauçuk, cam, tahta, çam reçinesi gibi maddeler kimyasal işlemlerden geçirilerek bir taşa benzetilmekte ve satılmaktadır.
Benzetim o kadar mükemmel olabilmektedir ki bazen taşın sahte olup olmadığı ancak ölçümlerle anlaşılabilmektedir. Ölçümlere esas olacak bazı özellikler, “Şifalı Taşlarla Sağlıklı Yaşam” adlı kitapta, her taşın başlangıç bölümünde “Kimlik Kartı” başlığı altında verilmiştir.
Taşların yararlı olabilmesi için ikinci şart sanatkârane işlenmiş olmasıdır. Siz ona değer verirseniz, o da size değer verir.
Üçüncü şart tek başına kullanılmaması, yani gümüş veya altınla birlikte takı haline dönüştürülmesi gerekir. Bu yüzük de olabilir, gerdanlık veya kolye de.
Ancak taşın mutlaka bedenle temas etmesi veya enerji akışına engel bir yapılanmanın olmaması şarttır. Taşın her iki yüzünün de açık olması gerekir. Taşın bir yüzünün takı madeniyle kapatılması, enerji akışını engelleyen yalıtım durumu oluşturacak ve taşın yararını ortadan kaldıracaktır.
Taş bir yüzükteyse, yararı, sağ elin yüzük parmağına (en küçük parmağın yanındaki parmak) takmakla sağlanabilir.
Ancak ilgili taşın elbisemizin cebinde taşınması, odamızın bir köşesinde bulunması bile belirli oranda yarar sağlayacaktır.
Taşlar, vücudumuzun enerji iletişiminde aynı zamanda süzgeç görevi gördüğünden, süzgeçlerdeki tortuların temizlenmesine benzer şekilde temizlenmesi gerekir. Aksi halde, olumsuz enerji tortularının süzgeci kapatması nedeniyle bu görevlerini yapamaz hale gelebilirler.
Öncelikle taşları sürekli takmamak, arada bir dinlendirmek, hiç olmazsa gece yatarken çıkarıp temiz bir yere bırakmak gerekir. Zira sürekli yiyip içmek veya hiç durmadan ilaç kullanmak gibi bir etki gösterebilirler. Yahut yorgun düşebilirler. Zira biz onları cansız bir varlık olarak görsek de Muhyiddin Arabi’nin dediği gibi durağan nitelikte de olsa ruh sahibidirler. En azından sürekli kinetik enerji halinde olmaktan kurtarılmaları gerekir.
Yine taş nedeniyle vücudumuzda meydana gelen düzenleme, dengeleme ve iyileştirme etkilerinin vücudumuzca bağışıklık sistemine katılması için de taşın arada bir çıkarılmasında yarar vardır. Aksi halde vücudumuz taşa karşı bağışıklık sistemi oluşturup taşın yararını ortadan kaldırabilir.
Taşların temizlenmesinin en tehlikesiz ve doğal yolu hiç olmazsa haftada bir gün kuru toprağın içine gömerek bekletmektir. Gözenekli olanlar dışındaki taşlar için diğer bir temizleme yöntemi yine haftada bir gün temiz suyun içinde bekletmektir. İslam Dininde abdestin suyla alınması, suyun bulunmadığı yerlerde toprakla teyemmüm yapılması gibi.
Her ikisi de temizleyicidir, hem maddi pisliklerden, hem enerji pisliklerinden. Aynı zamanda her ikisi de ruhsal temizleyicidir. Bu işlem taş ilk defa satın alındığında mutlaka yapılmalıdır. Zira çok fazla insanın taşla teması olumsuz enerji birikimine sebep olmuş olabilir.
Taşla birlikte takı oluşturan altın, gümüş gibi madenler, kararmaya karşı temizlenirken, temizleyici kimyasalların taşla temas etmemesine de dikkat edilmelidir.
BURÇLAR ve DEĞERLİ TAŞLAR ARASINDAKİ İLİŞKİ
| <><>
><><>><><>>
![]()
Yüzyıllar boyunca burçlar ve değerli taşlar arasında bazı bağlantılar kurulmuştur. Belirli taşlar, belirli astrolojik burçlarda doğan kişiler üzerinde, bu burçların ihtiyacına uygun düşecek şekilde yararlı etkilere sahiptirler. Bu hususta, büyük çoğunluğu sadece ticari amaçla
hazırlanmış olan pek çok 'burç taşları listesi' vardır ve bu da bir karışıklığa neden olmaktadır. Bu sayfada belirtilmiş olan burç taşları listesi geniş bir araştırma sonucu hazırlanmış olup, pek çok kaynakta ortak olarak yer alan burç taşlarını içermektedir.
|
Size faydalı olması amacıyla satın
alacağınız bir taşı seçerken sadece burcunuza uygun olan taşları gözönüne
almayıp, önsezilerinize de önem vermelisiniz. Eğer bir taş, ilk
gördüğünüzden andan beri aklınızda yer etmiş ise, bu taş burç taşlarınızın
arasında yer almasa bile, sizin öncelikle ihtiyacınız olan taş odur. Bir
taşın size faydalı olması için, burcunuzun taşı olması bir gereklilik olmayıp,
sadece tavsiye niteliği taşımaktadır. Ancak yine de pek çok burcun,
listesindeki taşlara dikkat etmedikleri halde kendi burç taşlarını seçmesi
listenin doğruluğunu göstermektedir.
Koç
|
3/12/2012
Beklenen Kozmik Astrolojik Taşlar Satışa Çıktı!
Uzun süredir Kozmik Bilim takipçileri tarafından ilgiyle beklenen şifalı taşlardan yapılmış kolye, yüzük ve küpeden oluşan 3’lü Kozmik takı setleri satışa sunuldu. Hindistan'tan özel olarak getirilen takı setleri, ruhsal sıkıntılardan tutun da bedendeki bir çok rahatsızlığa iyi geliyor!
Taşlar, öteden beri insanoğlunun ilgisini çekiyor. Kainat Eczanesi'nin insana sunduğu şifa kaynaklarından birisi de çeşitli renk ve desenler taşıyan taşlardır. Yüz yıllardır gerek koruyucu hekimlikte gerekse tedavi edici hekimlikte kullanılan taşlar, özellikle son yıllarda daha fazla kullanım alanı bulmaktadır.
İnsanların hem beden hem de ruh sağlığına iyi gelen taşlarla ilgili olarak, Kozmik bilim konusundaki çalışmaları ile tanınan stratejik araştırma uzmanı Prof. Dr. Ahmet Maranki, taşların hayatımızdaki yeri, hangi taşın hangi hastalığa karşı kullanılması gerektiği konularında bizleri aydınlatarak, özel olarak hazırladığı Kozmik taşları sevenleriyle buluşturdu.
Taşların Oluşumu
Taşlar; güneş, güneşin harareti ile toprağın su ile karışması sonucu oluşan çamurun “taş”laşması ile oluşur. “Taşların rengi” de güneşin etkisi dışında bulunduğu yerin ve ortamın arzdaki konumuna göre, arz dışındaki yıldızların ve bilinen gezegenlerin ışığının etkisiyle renklenir. Tedavileri edici özelliği bulunan taşların önemlilerini şöyle sıralayabiliriz:
Akik (agat), akuamarin, amazonit, amatist (mor yakut), andaluzit, apatit, aragonit, ay taşı, azurit, dioptaz, elmas, florit, granat, güneş taşı, hematit, inci, iyolit, jasper, kalsedon, kantaşı, kaplangözü, kehribar (amber), krizikol, krizopraz, kristal kuvars, dumanlı kuvars, kum taşı, labradorit, lapis lazuli, malakit, manyetit (mıknatıs), mercan, obsidyen, Oltu taşı, oniks, opal, pirit, safir, sedef, selenit, sitrin, sodalit, topaz, turkuaz, yakut, yeşim, zeberced, zirkon, zümrüt.
Taşlar nasıl bir etkiyle terapi yapıyor?
Kozmik Bilime göre rahatsızlıkların oluşum sebebi, enerji merkezi seviyesindeki bir enerjinin tıkanması ile izah edilir. Dolayısıyla her taşın bir enerji boyutu vardır ve insan vücudundaki enerji merkezleri bu taşların yaydığı minimize dalga boylarıyla korunur. Yani mesela tiroit bezlerinizde sorun varsa, buradaki hücrelerinizde bir enerji blokajı varsa, yüzüğünüzdeki turkuaz buraya uyarı yaparak enerji verir. Sonuçta da enerji akımı dolayısıyla canlanırsınız.
3’lü Kozmik Takı Setlerimizde Kullandığımız Taşlar Nelerdir?
Vücudumuzda bulunan çakra noktaları taşlarımızı nasıl kullanacağımız hakkında bizlere bilgi verir. Çakra’nın kelime anlamı Sanskritçede “tekerlek”tir. Çakralara, tekerlek gibi döndüğü için “çakra” adı verilmiştir. Çakralar enerji bedenimizde var olan ana enerji merkezleridir ve bedenin ortası boyunca uzanan dikey bir çizgi üzerinde vücudun ön ve arkasında yer alırlar. Bu enerji merkezlerinin görevi evrensel enerjiyi alıp, bedenin kullanabileceği frekansa dönüştürmektir. Bedenimizde 7 ana çakra vardır. Çakralar aşağıdan yukarıya doğru numaralandırılır. Her çakranın belli enerjisi ve belli frekansı vardır. En düşük frekanslı olan en alttaki kök çakra, en yüksek olan tepedeki taç veya tepe çakradır. O yüzden numaralama aşağıdan yukarıya doğru yapılmıştır. Her çakraya denk gelen bir rengin enerjisi vardır. Bu renkleri kullanarak çakrada ki sorunları çözebilir ve enerji akışını düzenli hale getirebiliriz.
Nasıl mı?
Tepe Şakra: (7. Şakra)
Kafatasının üst noktasında bulunan tepe (taç) şakrasının rengi mordur. Uyumsuz çalışması halinde, uyku bozuklukları, kararsızlık, olumsuzluk, neşesizlik, kötü hafıza, aşırı sinir ve sık sık baş ağrısına sebep olur. Ametist, florit, havlit, kalsit, kristal kuvars, kyanit, opal, pirit, rutil kuvars, sugulit ve topaz tepe (kök) şakranıza uyumlu taşlardır.
Küpe, kolye ve yüzükten oluşan Kozmik 3’lü Takı setlerimizde, tepe şakranıza uyumlu mor renk için; erkek takılarında ametist, bayan takılarında ise florit taşı kullanılmıştır.
Alın Şakrası: (6.Şakra- Üçüncü göz)
İki kaşın ortasında bulunan alın şakrasının rengi laciverttir. Uyumsuz çalışması halinde mutsuzluk, bunalım, depresyon, aşırı ego, maddiyatçılık, kibir, ve disiplinsizliğe sebep olur. Lapis, ayolayt, ametist, aventurin, azurit, florit, kristal kuvars, krizokol, kunzit, kyanit, labradorit, opal, pirit, rutil kuvars, safir, sodalit, sugulit ve zümrüt alın şakranızla (üçüncü göz) uyumlu taşlardır.
Küpe, kolye ve yüzükten oluşan Kozmik 3’lü Takı setlerimizde, alın şakranıza uyumlu lacivert renk için; erkek takılarında lapis, bayan takılarında ise florit kullanılmıştır.
Boğaz Şakrası: (5. Şakra)
Boğazın ortasında bulunan boğaz şakrasının rengi, mavidir. Uyumsuz çalışması halinde, sıkılganlık, konuşamama, aşırı gereksiz konuşma, kendini bastırılmış hissetme ve kendini ifade edememe gibi durumlarla karşılaşılır. Topaz, akuamarin, amazonit, kalsit, kristal kuvars, krizokol, kyanit, labradorit, mercan, pirit, rutil kuvars, safir, sodalit, turkuaz ve turmalin boğaz şakrasıyla uyumlu taşlardır.
Küpe, kolye ve yüzükten oluşan Kozmik 3’lü Takı setlerimizde, boğaz şakranızla uyumlu mavi renk için; erkek takılarında topaz, bayan takılarında ise akuamarin kullanılmıştır.
Kalp Şakrası: (4. Şakra)
Kalp merkezli bölgede bulunan kalp şakrasının rengi yeşildir. Uyumsuz çalışması halinde, kırılganlık, alınganlık, karamsarlık, gerilim, iç sıkıntısı, her türlü bağımlılıklar, kendini küçümseme ve değer vermeme gibi durumlarla karşılaşılır. Akik, peridot, aventurin, aytaşı, florit, garnet, jasper, kalsit, kantaşı, kristal kuvars, krizokol, krizopras, kunzit, malakit, obsidyen, pembe kuvars, pirit, rodokrozit, rodonit, rutil kuvars, turmalin, unakit, yakut, yeşim ve zümrüt kalp şakrasıyla uyumlu taşlardır.
Küpe, kolye ve yüzükten oluşan Kozmik 3’lü Takı setlerimizde, kalp şakranızla uyumlu yeşil renk için; erkek takılarında akik, bayan taşlarında ise peridot kullanılmıştır.
Mide Şakrası: (3. Şakra)
Göbeğin iki parmak üstünde bulunan mide şakrasının rengi sarıdır. Uyumsuz çalışması halinde, yoğunlaşamama, konsantrasyon eksikliği, zihinsel dağınıklık, tatminsizlik, hazım sorunları, öfke, hayal kırıklığı hali ve huzursuzluğa sebep olur. Sitrin, aventurin, aytaşı, florit, jasper, kalsedon, kalsit, kaplangözü, kehribar, kristal kuvars, malakit, mercan, obsidyen, peridot, pirit, rutil kuvars, topaz, unakit, yeşim ve zümrüt mide şakrasıyla uyumlu taşlardır.
Küpe, kolye ve yüzükten oluşan Kozmik 3’lü Takı setlerimizde, mide şakranızla uyumlu sarı renk için; erkek takılarında sitrin, bayan takılarında ise aventurin kullanılmıştır.
Hara Şakrası : (2. Şakra)
Göbeğin alt kısmında bulunan hara şakrasının rengi turuncudur. Uyumsuz çalışması halinde, böbrek ağrıları, prostat, cinsel soğukluk, sorunlu regl, özgüven eksikliği, suçluluk duygusu, aşırı mükemmeliyetçi ve eleştirici olma durumlarıyla karşılaşılır. Akik, aytaşı, güneştaşı, jasper, kalsedon, kalsit, kaplangözü, kehribar, kristal kuvars, mercan, pirit, rutil kuvars ve sitrin 6. şakrayla uyumlu taşlardır.
Küpe, kolye ve yüzükten oluşan Kozmik 3’lü Takı setlerimizde hara şakranızla uyumlu turuncu renk için; erkek takılarında akik, bayan takılarında ise aytaşı kullanılmıştır.
Kök Şakra: (1. Şakra)
Üreme organları bölgesinde bulunan kök şakrasının rengi kırmızıdır. Uyumsuz çalışması halinde egoistlik, dürüst olmama, sürekli endişe, her şeyin zor gelmesi, öfke, güvensizlik, zorlayıcı olma ve üstünlük taslama gibi durumlarla karşılaşılır. Garnet, akik, dumanlı kuvars, hematit, jasper, kalsit, kantaşı, kaplangözü, kristal kuvars, mercan, obsidyen, oniks, pirit, rutil kuvars, topaz, turmalin ve yakut kök şakrayla uyumlu taşlardır.
Küpe, kolye ve yüzükten oluşan Kozmik 3’lü Takı setlerimizde kök şakranızla uyumlu kırmızı renk için; erkek takılarında garnet, bayan takılarında ise akik kullanılmıştır.
Her kozmik renkle uyumlu en az 10 tane taş vardır. Bizler sizin için en yoğun enerjili olanlarını seçerek hizmetinize sunduk.
Koç: Kırmızı taşlar - Kozmik takılarımızda erkekler için kırmızı taşlardan olan garnet kırmızı), kadınlar için garnet (kırmızı) kullanılmıştır.
Boğa: Zümrüt ( mavi) - Kozmik takılarımızda erkekler için zümrütle aynı guruptan olan yeşil (akik), turkuaz ( mavi ) , kadınlar için akik ( yeşil ) , akuamarin ( açık mavi ) kullanılmıştır.
İkizler: Firuze, zümrüt ( sarı , yeşil ) - Kozmik takılarımızda erkekler için zümrüt ile aynı guruptan olan akik ( yeşil ), turkuaz ( mavi ) ,sitrin (sarı), kadınlar için akik ( yeşil ), sitrin (sarı) kullanılmıştır.
Yengeç: Yengeç: Firuze( mavi,sarı,açık yeşil) - Kozmik takılarımızda erkekler için turkuaz (mavi ) ,akik (yeşil), sitrin(sarı), kadınlar için akik ( yeşil ) , akuamarin(açık mavi), sitrin(sarı)kullanılmıştır.
Aslan: Yakut (Sarı,turuncu) - Kozmik takılarımızda erkekler için yakutla aynı guruptan sitrin(sarı), akik(turuncu), kadınlar için garnet(kırmızı),akik(turuncu),sitrin(sarı) kullanılmıştır.
Başak: Zümrüt(yeşil, beyaz,lacivert) - Kozmik takılarımızda erkekler için zümrütle aynı guruptan akik (yeşil),lapis(lacivert) kadınlar için yine akik (yeşil), lapis(lacivert),inci (beyaz) kullanılmıştır.
Terazi: Terazi: Yakut(mavi,yeşil,sarı) - Kozmik takılarımızda erkekler için yakutla aynı guruptan turkuaz ( mavi ) ,akik(yeşil), sitrin (sarı),lapis( lacivert) , kadınlar için garnet(kırmızı), akik (yeşil), sitrin(sarı) kullanılmıştır.
Akrep: Akrep: Yeşil, mavi taşlar - Kozmik takılarımızda erkekler için akik(yeşil), lapis(lacivert),firuze(turkuvaz), kadınlar için akik (yeşil),lapis(lacivert),akuamarin(açık mavi) kullanılmıştır.
Yay: Yay: Turkuvaz, elmas - Kozmik takılarımızda erkekler için turkuaz ( mavi ) ,lapis(lacivert),sitrin(sarı), kadınlar için akuamarin(açık mavi), lapis(lacivert), sitrin(sarı),inci(beyaz) kullanılmıştır.
Oğlak: Akik, inci (Beyaz ,açık renk) - Kozmik takılarımızda erkekler için akik (turuncu- yeşil ), kadınlar için inci ( beyaz), akik ( turuncu ), akuamarin(açık mavi) kullanılmıştır.
Kova: Akik (sarı) - Kozmik takılarımızda erkekler için akik ( turuncu), sitrin(sarı), kadınlar için akik(turuncu), sitrin(sarı) kullanılmıştır.
Balık: Yakut( beyaz, mavi) - Kozmik takılarımızda erkekler için yakutla aynı guruptan olan turkuaz ( mavi ) ,lapis(lacivert), kadınlar için garnet(kırmızı),inci(beyaz), akuamarin(açık mavi) , lapis (lacivert) kullanılmıştır.
Şifalı Taşlar Sosyeteye Takı Oldu
Son zamanlarda sosyetik isimler arasında takı tasarımcılığı pek moda. Bir dönem biliyorsunuz kendi takını, kendin yap trendi vardı. Neredeyse her sokak başında bir boncukçu açılmıştı.
Bu akım yavaş yavaş kayboluyor ama giderken de geride birçok tasarımcı ruhu bırakıyor. Daha doğrusu bu akım, özgün işler çıkartan tasarımcıların gün yüzüne çıkmasına sebep oldu. Sosyetik isim Betina Demişulam bunlardan biri. Babasının şirketinden ayrılıp takı tasarımı yapmaya başlayan Demişulam’ı buna yönlendiren kendi tasarımı kolyelerini herkesin çok beğenmesi ve satın almak istemesi olmuş. Odasında başladığı takı tasarımı şimdi kocaman bir atölyede devam ediyor. Birçok büyük markaya ve modacıya koleksiyonlar hazırlıyor. Mesela Dilek Hanif’in defilelerinin takılarını o yapıyor. Demişulam’ın adından söz ettiren Hz. Fatma’nın eli olarak tanımlanan figürü takılarında kullanması. Geleneksel bir tasarım olan bu figürü modernize ederek küpelerde, kolye ve bilekliklerde kullandı. Sosyetik tasarımcının takılarının bir farkı da her bir takının özgünlüğünün yanı sıra bir hikayesinin olması. Çünkü her bir takıda şifalı taşlar olarak bilinen yarı değerli taşlar kullanıyor. Sezonun moda renklerinden yola çıkarak tercih ettiği taşların stres, sinir, bağışıklık sistemi rahatsızlıkları gibi birçok sıkıntıya iyi geldiği söyleniyor. Bu hikayeleri de sosyete tarafından ilgiyle karşılanıyor. Demişulam bu yılki koleksiyonunda ağırlıklı olarak siyah, gri ve kahve tonlarındaki taşları kullanmış. “tete-a-tete” adını verdiği koleksiyonu için İtalya’dan getirdiği Onyx (siyah renkte), Bronzite (kırçıllı kahve ve hardal rengi), smoky quarts (soğuk ve şeffaf kahve tonları), cloudy quarts (gri renkte) taşlarını kullanmış. Markasının adı Fransızca benim rüyam demek olan Mon Reve, bundan mülhem Demişulam, “rüyaların peşinden gitmek cesaret ister.” diyor.
Doğal Taşlar
Taşların İnsanların Fiziksel ve Ruhsal Sağlığı Üzerinde Önemli Etkileri Var
Elmas: Eski çağlardan günümüze
taşların en değerlisi sayılan elmasın, kadınla erkek arasındaki aşkı
güçlendirdiğine inanıldığından nişan yüzüklerinde tercih edilir. Saflık, sevgi
ve neşe getirdiği söylenen elmas, cesareti ve aşkı sembolize eder. Elmas, sizi
ruhsal ve ahlaksal inançlara göre yaşamınız için yüreklendirerek, kendinize ve
başkalarına karşı dürüst olmaya davet eder.
Safir: Gök yakut diye bilinen safir, Latince mavi anlamına gelen sapphirus kelimesinden gelir. Mavi, pembe, turuncu, sarı, yeşil, mor ve siyah renklerde ya da şeffaf olabilir. Tarih boyunca kralların ve hükümdarların kötülük, ihanet ve büyülerden korunmak için taktıkları kutsal bir taştır. Aynı zamanda çeşitli hastalıklara iyi geldiği söylenmektedir. Şeffaf safir size güveni, sevgiyi ve ışığı yoğun olarak hissettirir. Mavi safir, duygusal travmaların yarattığı duygu yüklerinden kurtararak özgürlük hissi verir.
Yakut: Mutsuzluk, kıymetsizlik, kavga, düşman, saldırı, vakitsiz ölümler ve akıl hastalıklarına karşı koruyucu özelliği olduğuna inanılır. Yakut, Hindistan'da taşların efendisi olarak anılır. Saflaşmaya ve değişime götüren yaşamsal ve sıcak yaratıcı enerji
verir.
Zümrüt: Yeşil renginden dolayı bereket, doğurganlık ve yağmur simgesi olarak bilinir. Düş gücünü geliştirdiğine, belleği güçlendirdiğine inanılır. Kadında ve erkekte üretkenliği artırır.
Göz ağrıları, iltihap ve kırıklığı giderir.
Ametist: Strese, migrene, iştahsızlık, göz ağrısı, akciğer rahatsızlıklarına iyi gelir. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Kuvars kristalinin arındırılmasında kullanılır. Pozitif enerji yüklü bir kristaldir. Taşıyan kişiye de bu yükü aktarır. Beyin gücünü yükseltir. Kan temizleyicidir. Negatif enerjilerimizi boşaltarak huzurlu ve zinde olmamızı sağlar. Pembe kuvarsla birlikte kullanıldığında aklı güçlendirir. Alkoliklere iyi gelir ve kalbi korur.
Akik: Uğur ve bereket taşıdır. Kan dolaşımını kolaylaştırır. Erkeklerde, erkeklik bezini, kadınlarda yumurtalıkları korur. Cinsel organları aktivite eder. Sağlık ve uzun ömür simgesidir Turuncu akik kendinizi sıkıntılı ve ümitsiz hissettiğiniz zamanlarda olayların
iyi yönlerini görmenize yardım eder. Sebepsiz sıkıntıyı alır. Sarı akikle yaşamdan zevk alırsınız. Ateş akiği yaşadığınız ana yoğunlaşma isteğinizi güçlendirir. Ciddiyet, dayanıklılık ve sükunet sağlar. Olumsuz duyguları çözüp iç benliği korur. Kendinize güven duymanızı sağlar.
Akuamarin: Beden ve zihin ilişkisini kuvvetlendirir. Duyarlılık sezgisini artırır. Aile saadetini güçlendiren taş denir. Denizcilerin uğur ve nazar taşıdır. Güven, denge ve ahenk
sembolüdür. Solunum problemleriyle savaşır. Hafızayı güçlendirir. Strese karşı koruyucudur.
Agat: Konuşma yeteneğini güçlendirir. Dikkatsizlikten, sosyal olamamaktan korur. Uzun ömür ve mutluluk simgesidir. Günlük stresleri atar. Vücutta tansiyon dengeleyicidir. Üriner sistemin sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Aklı ve vücudu güçlendirir, kişiyi cesaretlendirir.
Aytaşı: Günlük yaşantınızdaki dengeyi oluşturmanızı sağlar ve duygusal dengenizde uyum sağlayıcı etki yaratır. Fiziksel olarak tıkanmış lenf bezlerini temizler. Kadınlarda hormon seviyesini dengeler.
Amber (Kehribar): Guatr, astım, bronşit ve allerjiye karşı iyidir. Tılsım olarak, hem kör talihe karşı korunma hem de talihi kendine çekme için kullanılmıştır. Sindirim sistemi, iç salgı bezlerini dengeler ve karaciğeri temizleyerek güçlendirir. Yaydığı sıcaklık,
enfeksiyonu önlediği ve soğuk algınlığı tedavisinde rol oynadığı için genelde boyun çevresine takılır. Boğaz ve tiroid enfeksiyonlarını diğer tüm taşlardan daha iyi tedavi ettiği
düşünülmektedir.
Aventurin: Zihinsel karmaşayı ve stresi azaltır. Neşe taşı da denir. Sakinlik ve yaşama sevinci sunar.
Amazonit: Beden dışı deneyimlere duyulan korkuyu yatıştırır. Enerjisi ölümcül derecede hasta olanlara iyi gelir.
Firuze (Turkuaz): Panzehir özelliği vardır, talih taşı olarak bilinir. Hissettirdiği iç bağlantılar sayesinde şifa etkisi gösterir. Nazara karşı iyi gelir. Bilinci genişletir ve kaygıyı teskin eder. Tansiyonu düzenler, kalp hastalarına iyi gelir. Kadınlık özelliklerini artırır. Konuşma ve yazma yoluyla yaratıcı ifadeyi artırır.
Hematit (Demir): Kan dolaşımı düzeninin sağlıklı olmasına yardımcıdır. Bu özelliğinden dolayı romatizmaya iyi gelir. Enerji kaynağıdır, solunum yolları üzerinde olumlu etkileri vardır.
İnci: İnci size güç, huzur ve çalışma azmi verir. Duygusal korunma amacıyla da kullanılır.
Jasper: Sindirim sistemine iyi gelir. Endokrin sistemine denge getirir. Karaciğer ve safra kesesini, dalak ve mesaneyi kuvvetlendirir. Fiziksel direnci artırır.
Kaplan Gözü: Sahiplenme arzusunu güçlendirir, insanların kendisini işine vermesini sağlar. İç ve dış görüşü artırır. Zihni keskinleştirir. Sinirsel spazmları ve baş ağrılarını hafifletir. Sindirim bozukluklarına, algılama eksikliğine ve korkuya karşı koruyudur. Negatif enerjiden korur.
Kuvars kristali: Vücuttaki fazla elektriği alır, eksikliği tamamlar. Tansiyonu düzenler, meditasyonda kullanılır. Cep telefonu taşıyan kimselerin yanında mutlaka kristal bulundurması gerekir. Çünkü kristal radyasyonu toplar. Kristaller almış olduğu radyasyonu 15 günde bir yıkamak suretiyle atarlar.
Rutılat kuvarsı: Depresyonu azaltır, enerji kaynağıdır. Sıkıntılı geçen bir günün getirdiği olumsuz duygu ve düşünceleri çözerek uzaklaştırır.
Kalsedon (Mavi Akik): Düşünce yeteneğini kuvvetlendirir, iyi konuşmayı sağlar.
Krizopras: Sinirsel gerilimleri yok eder. Fiziksel, zihinsel, heyecan durumlarında sakinlik verir. Seksüel ve depresif durumları rahatlatıcı özelliği vardır.
Lal: Tehlikeyi haber veren taş olarak geçer. Bilinmeyene gözlerinizi açar ve gayipten bilgi almayı destekler. Fiziksel olarak da cinsel organların iyileşmesine yardımcı olur, kan dolaşımını canlandırır.
Lapis Lazuli (Lacivert Taşı): Ruh ve beden arasındaki dengeyi sağlar. Ayrıca zihinsel berraklığı ve derin düşünmeye yardımcı olur. Hazmı kolaylaştırır.
Malahit (Bakır Taşı): Fiziksel ağrıları azaltıcı ve radyasyondan koruyucudur. Uyumayı kolaylaştırır. Zihni ve vücudu canlandırır. Her kademede dengeleyici rol oynar. Sol elde oynanırsa vücuttaki statik elektriğin fazlasını alır.
Mercan: Solunum açıcı etkisi vardır. Kişide cazibeyi artırır. Zor işlerin akışını kolaylaştırır. Çoğaltıcı etkisi vardır, bereket simgesidir.
Obsidiyen: Negatif enerji emicidir. Stresi azaltır, terapi yönü çoktur. Bilinçaltındaki blokajları temizler.
Opal: Eklem iltihabına iyi gelir. İnsancıl duyguları güçlendirir. Ruh temizliğini korur, umudu güçlendirir. Yüksek başarı taşıdır.
Prit: İrade gücünü artırır. Diğer insanlarla armoni halinde çalışmayı gerçekleştirir. Enerji oluşturur.
Rodonit: Vücudun sağlıklı gelişmesine yardım eder. Kan dolaşımın dengeler. Psikolojik olumsuzluklardan kurtarıcı ve cesaret artırıcıdır.
Topaz: Duygusal yükleri ve kötümser düşünceleri ortadan kaldırır. Endişe ve depresyonun üstesinden gelmede yardımcı olur. Tüm bedeni güçlendirir, destekler, zihinsel ve fiziksel sindirime yardım eder.
Yeşim (Jade): Böbrek rahatsızlarından kaynaklanan ateşi düşürür. Akıl sağlığına, göz bozukluğuna ve doğum sancılarına karşı koruma sağlar.
Kırmızı Yeşim Taşı: Kanı güçlendirir, canlılık, güç ve sabır verir. Bedeni temizler.
Zebercet (Peridot): Aygıtların kaydedemediği kalp çarpıntılarına ve sebebi bilinmeyen korkulara iyi gelir. Renginden dolayı bereket, doğurur içinizde sevinç duygusu uyandırır.
Safir: Gök yakut diye bilinen safir, Latince mavi anlamına gelen sapphirus kelimesinden gelir. Mavi, pembe, turuncu, sarı, yeşil, mor ve siyah renklerde ya da şeffaf olabilir. Tarih boyunca kralların ve hükümdarların kötülük, ihanet ve büyülerden korunmak için taktıkları kutsal bir taştır. Aynı zamanda çeşitli hastalıklara iyi geldiği söylenmektedir. Şeffaf safir size güveni, sevgiyi ve ışığı yoğun olarak hissettirir. Mavi safir, duygusal travmaların yarattığı duygu yüklerinden kurtararak özgürlük hissi verir.
Yakut: Mutsuzluk, kıymetsizlik, kavga, düşman, saldırı, vakitsiz ölümler ve akıl hastalıklarına karşı koruyucu özelliği olduğuna inanılır. Yakut, Hindistan'da taşların efendisi olarak anılır. Saflaşmaya ve değişime götüren yaşamsal ve sıcak yaratıcı enerji
verir.
Zümrüt: Yeşil renginden dolayı bereket, doğurganlık ve yağmur simgesi olarak bilinir. Düş gücünü geliştirdiğine, belleği güçlendirdiğine inanılır. Kadında ve erkekte üretkenliği artırır.
Göz ağrıları, iltihap ve kırıklığı giderir.
Ametist: Strese, migrene, iştahsızlık, göz ağrısı, akciğer rahatsızlıklarına iyi gelir. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Kuvars kristalinin arındırılmasında kullanılır. Pozitif enerji yüklü bir kristaldir. Taşıyan kişiye de bu yükü aktarır. Beyin gücünü yükseltir. Kan temizleyicidir. Negatif enerjilerimizi boşaltarak huzurlu ve zinde olmamızı sağlar. Pembe kuvarsla birlikte kullanıldığında aklı güçlendirir. Alkoliklere iyi gelir ve kalbi korur.
Akik: Uğur ve bereket taşıdır. Kan dolaşımını kolaylaştırır. Erkeklerde, erkeklik bezini, kadınlarda yumurtalıkları korur. Cinsel organları aktivite eder. Sağlık ve uzun ömür simgesidir Turuncu akik kendinizi sıkıntılı ve ümitsiz hissettiğiniz zamanlarda olayların
iyi yönlerini görmenize yardım eder. Sebepsiz sıkıntıyı alır. Sarı akikle yaşamdan zevk alırsınız. Ateş akiği yaşadığınız ana yoğunlaşma isteğinizi güçlendirir. Ciddiyet, dayanıklılık ve sükunet sağlar. Olumsuz duyguları çözüp iç benliği korur. Kendinize güven duymanızı sağlar.
Akuamarin: Beden ve zihin ilişkisini kuvvetlendirir. Duyarlılık sezgisini artırır. Aile saadetini güçlendiren taş denir. Denizcilerin uğur ve nazar taşıdır. Güven, denge ve ahenk
sembolüdür. Solunum problemleriyle savaşır. Hafızayı güçlendirir. Strese karşı koruyucudur.
Agat: Konuşma yeteneğini güçlendirir. Dikkatsizlikten, sosyal olamamaktan korur. Uzun ömür ve mutluluk simgesidir. Günlük stresleri atar. Vücutta tansiyon dengeleyicidir. Üriner sistemin sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Aklı ve vücudu güçlendirir, kişiyi cesaretlendirir.
Aytaşı: Günlük yaşantınızdaki dengeyi oluşturmanızı sağlar ve duygusal dengenizde uyum sağlayıcı etki yaratır. Fiziksel olarak tıkanmış lenf bezlerini temizler. Kadınlarda hormon seviyesini dengeler.
Amber (Kehribar): Guatr, astım, bronşit ve allerjiye karşı iyidir. Tılsım olarak, hem kör talihe karşı korunma hem de talihi kendine çekme için kullanılmıştır. Sindirim sistemi, iç salgı bezlerini dengeler ve karaciğeri temizleyerek güçlendirir. Yaydığı sıcaklık,
enfeksiyonu önlediği ve soğuk algınlığı tedavisinde rol oynadığı için genelde boyun çevresine takılır. Boğaz ve tiroid enfeksiyonlarını diğer tüm taşlardan daha iyi tedavi ettiği
düşünülmektedir.
Aventurin: Zihinsel karmaşayı ve stresi azaltır. Neşe taşı da denir. Sakinlik ve yaşama sevinci sunar.
Amazonit: Beden dışı deneyimlere duyulan korkuyu yatıştırır. Enerjisi ölümcül derecede hasta olanlara iyi gelir.
Firuze (Turkuaz): Panzehir özelliği vardır, talih taşı olarak bilinir. Hissettirdiği iç bağlantılar sayesinde şifa etkisi gösterir. Nazara karşı iyi gelir. Bilinci genişletir ve kaygıyı teskin eder. Tansiyonu düzenler, kalp hastalarına iyi gelir. Kadınlık özelliklerini artırır. Konuşma ve yazma yoluyla yaratıcı ifadeyi artırır.
Hematit (Demir): Kan dolaşımı düzeninin sağlıklı olmasına yardımcıdır. Bu özelliğinden dolayı romatizmaya iyi gelir. Enerji kaynağıdır, solunum yolları üzerinde olumlu etkileri vardır.
İnci: İnci size güç, huzur ve çalışma azmi verir. Duygusal korunma amacıyla da kullanılır.
Jasper: Sindirim sistemine iyi gelir. Endokrin sistemine denge getirir. Karaciğer ve safra kesesini, dalak ve mesaneyi kuvvetlendirir. Fiziksel direnci artırır.
Kaplan Gözü: Sahiplenme arzusunu güçlendirir, insanların kendisini işine vermesini sağlar. İç ve dış görüşü artırır. Zihni keskinleştirir. Sinirsel spazmları ve baş ağrılarını hafifletir. Sindirim bozukluklarına, algılama eksikliğine ve korkuya karşı koruyudur. Negatif enerjiden korur.
Kuvars kristali: Vücuttaki fazla elektriği alır, eksikliği tamamlar. Tansiyonu düzenler, meditasyonda kullanılır. Cep telefonu taşıyan kimselerin yanında mutlaka kristal bulundurması gerekir. Çünkü kristal radyasyonu toplar. Kristaller almış olduğu radyasyonu 15 günde bir yıkamak suretiyle atarlar.
Rutılat kuvarsı: Depresyonu azaltır, enerji kaynağıdır. Sıkıntılı geçen bir günün getirdiği olumsuz duygu ve düşünceleri çözerek uzaklaştırır.
Kalsedon (Mavi Akik): Düşünce yeteneğini kuvvetlendirir, iyi konuşmayı sağlar.
Krizopras: Sinirsel gerilimleri yok eder. Fiziksel, zihinsel, heyecan durumlarında sakinlik verir. Seksüel ve depresif durumları rahatlatıcı özelliği vardır.
Lal: Tehlikeyi haber veren taş olarak geçer. Bilinmeyene gözlerinizi açar ve gayipten bilgi almayı destekler. Fiziksel olarak da cinsel organların iyileşmesine yardımcı olur, kan dolaşımını canlandırır.
Lapis Lazuli (Lacivert Taşı): Ruh ve beden arasındaki dengeyi sağlar. Ayrıca zihinsel berraklığı ve derin düşünmeye yardımcı olur. Hazmı kolaylaştırır.
Malahit (Bakır Taşı): Fiziksel ağrıları azaltıcı ve radyasyondan koruyucudur. Uyumayı kolaylaştırır. Zihni ve vücudu canlandırır. Her kademede dengeleyici rol oynar. Sol elde oynanırsa vücuttaki statik elektriğin fazlasını alır.
Mercan: Solunum açıcı etkisi vardır. Kişide cazibeyi artırır. Zor işlerin akışını kolaylaştırır. Çoğaltıcı etkisi vardır, bereket simgesidir.
Obsidiyen: Negatif enerji emicidir. Stresi azaltır, terapi yönü çoktur. Bilinçaltındaki blokajları temizler.
Opal: Eklem iltihabına iyi gelir. İnsancıl duyguları güçlendirir. Ruh temizliğini korur, umudu güçlendirir. Yüksek başarı taşıdır.
Prit: İrade gücünü artırır. Diğer insanlarla armoni halinde çalışmayı gerçekleştirir. Enerji oluşturur.
Rodonit: Vücudun sağlıklı gelişmesine yardım eder. Kan dolaşımın dengeler. Psikolojik olumsuzluklardan kurtarıcı ve cesaret artırıcıdır.
Topaz: Duygusal yükleri ve kötümser düşünceleri ortadan kaldırır. Endişe ve depresyonun üstesinden gelmede yardımcı olur. Tüm bedeni güçlendirir, destekler, zihinsel ve fiziksel sindirime yardım eder.
Yeşim (Jade): Böbrek rahatsızlarından kaynaklanan ateşi düşürür. Akıl sağlığına, göz bozukluğuna ve doğum sancılarına karşı koruma sağlar.
Kırmızı Yeşim Taşı: Kanı güçlendirir, canlılık, güç ve sabır verir. Bedeni temizler.
Zebercet (Peridot): Aygıtların kaydedemediği kalp çarpıntılarına ve sebebi bilinmeyen korkulara iyi gelir. Renginden dolayı bereket, doğurur içinizde sevinç duygusu uyandırır.
Şifalı Taşların Faydaları

2- Tüm varlığımızı etkileyebilecek güçlü potansiyele sahip titreşim ve frekansları çekerler.
3- Ayrıca güçlü enerji alanları yaratarak bu enerjileri bize yüklerler.
4- değerli taşlar, vücudumuzu, ruhumuzu ve zihnimizi canlandırır, dengesizliklerimizi tedavi eder.
5- Değerli taşlar, renkleri, ışığı, yaşamı, canlılığı, saydamlığı, berraklığı ortaya çıkarır.
6- Yaydıkları ışıklarla, bizi rahatlatır, dengeler, yatıştırırlar. Böylece yeteneklerimizi daha iyi kullanabiliriz.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)